ATEŞ VE KAN - KERRİ MANISCALCO ( STALKİNG JACK THE RİPPER #4 )

Thomas Cresswell ve Audrey Rose'a veda etmeye hazır mısınız? Ben kesinlikle değilim ama işin gerçeği de şu ki, onlar mutlu sonu hep hak ediyorlar! Bir önceki kitapta aşklarını itiraf edip birbirlerine bağlılıklarını gösterdikten sonra elbette ilişkilerini ciddi boyuta taşımaları gerektiğini hepimiz biliyorduk ve böyle olmasını bekliyorduk ama en kusursuz planlar bile bozulabiliyor. 

Bütün düğün planlarının arasında New York'a bir katille beraber geldiklerinin ve bunun geçmişlerinde büyük bir acıya sebep olan Karın Deşen Jack ile bağlantılı olduğunu öğrenmeleri de ayrı bir sorun. Üstelik Thomas'ın babası Portland Dükü onların evliliklerine karşıdır!

Ve daha neler neler... Adli Tıp bir yandan kendi düğün planları bir yandan bu ikili gerçekten zor anlar yaşar ama aşk ve bağlılık her zaman kazanır! 

SPOİLER!!!

Ayrıntılı ve spoiler içeren bir yoruma hazır olun, size söz diyemem ama çok ayrıntı vermemeye çalışırım :))

& KÜNYE &

ORİJİNAL ADI: CAPTURİNG THE DEVİL

YAZAR: KERRİ MANİSCALCO

YAYINEVİ: EPHESUS YAYINLARI

ÇEVİRMEN: DENİZ BERİL BACAKLILAR

SERİ: STALKİNG JACK THE RİPPER

TÜR: HİSTORİCAL FİCTİON, GİZEM

SAYFA: 480

& ALINTILAR &

                                                                       🔪🔪🔪

"Sen benim kalbim, ruhum ve dengimsin. Karanlığın derinliklerinde kaybolduğumda bile sen benim içimdeki ışığı görmeyi başardın. Soğuk ve mesafeli davrandığımda sonbahar güneşi gibi sıcacık olan sen, beni ışıltınla baştan aşağı sarmaladın. Eğer ben geceysem sen de sonsuz karanlığımı aydınlatan yıldızsın. En yakın arkadaşım, hayatımın tek aşkı, şu andan itibaren sana sonsuza dek karım diyeceğim."

                                                                      🔪🔪🔪

"Eğer dünya bizim cehennemi boylayacağımızı düşünüyorsa, yolculuğun tadını çıkarmanın bir zararı olmaz. Ben meleklerle şarkı söylemek yerine şeytanla dans etmeyi yeğlerim."

                                                                     🔪🔪🔪

"Hayatın da ölümün de ötesinde sana olan sevgim ebedi, Audrey Rose."

                                                                   🔪🔪🔪

"Ah, evet. Şimdi romantik kaçamağımızı bir katille kıyasladığına göre tam öpüşme havama girdim."

"Eğer seni de cezbetmiyorsa uygunsuz denilebilir. Yüzünün kızarmasını ve istekli gözlerle dudaklarımı yiyecek gibi bakmanı göz önünde bulundurunca, şu an üzerime saldırmak istediğini söyleyebilirim."

"Sen hiç ahlak kurallarına aldırış etmez misin?"

"Saçmalama, tabii ki ahlak kurallarına aldırış ederim. Bir iki tanesine yani."

                                                                   🔪🔪🔪

"Sana olan aşkım, bilinmeyen değişkenlerle dolu bir denizdeki sabit değer olacak. Birbirimizle tartışabilir ya da anlaşamayabiliriz ama aşkımız, asla gücünü yitirmeyecek. Buna güven. Bize güven. Geleceği unut. Endişelenmeyi boş ver. Beni korkutan tek şey, pişmanlık içinde yaşama ihtimali. Hiçbir zaman uyanıp hayatım sen olsaydın nasıl olurdu diye düşünmek istemiyorum. Kendimi, seni olanca coşkum ve içtenliğimle sevmekten alıkoyduğum için pişmanlık duymak istemiyorum."

                                                                    🔪🔪🔪

& TANITIM BÜLTENİ &

                       "DÜNYADA SEVGİDEN DAHA GÜÇLÜ HİÇBİR ŞEY YOKTU. 

NE NEFRET NE DE KORKU BENZER BİR GÜCE SAHİP OLMAYI UMUT EDEBİLİRDİ."

Audrey Rose Wadsworth ve Thomas Cresswell karanlık sırlarla çevrili Chicago’da düzenlenen göz alıcı Kolomb Dünya Fuarı’na katıldıklarında, kendilerini kayıp kişilere ve çözülmemiş cinayetlere uzanan
bir soruşturmanın ortasında bulurlar.
Serinin şoke edici finalinde Audrey Rose ve Thomas, Beyaz Şehir Şeytanı olarak bilinen katili bulabilecekler mi? Yoksa gizemi çözüp cevapları bulmaya çalışırlarken aşkları
tarifi mümkün olmayan bir trajediyle yarım mı kalacak?

          "Maniscalco'nun ters köşelerle cazibe yayan kurgusuna hayran kalacaksınız."

                                                            -KİRKUS REVİEWS-

"DOYLE'UN SHERLOCK HOLMES'U VE MARY SHELLEY'NİN FRANKENSTEİN'I GİBİ KLASİK ESERLERE SELAM GÖNDEREN BU GİZEM DOLU HİKAYE SON DERECE                                  TATMİN EDİCİ BİR OKUMA DENEYİMİ SUNMAKTA."

                                              -SCHOOL LİBRARY CONNECTİON-

& KİTAP  YORUMUM &

Ah bu ikili! Kalbimi resmen yerinden söküp yeniden yerine koydular! Yazarı da ayakta alkışlamak ve kalemine övgüler yazmak gerekiyor. Ben son derece başarılı  bir seri buldum ve finali de aynı öyleydi. Tek istediğim keşke Audrey Rose katilin elinden kurtulduktan sonra, amcası ve babası ile bir akşamını okusaydık, amcası hem ona teşekkür edip hem de kendini böyle tehlikeye attığı için kızsaydı. Ama yazar son kısımda iki tane kısmı birer yıl sonra diye devam etmiş. Yine güzeldi, kendilerine ait dünyalarında, ama o kurtuluştan sonra bir akşam sahnesi istiyordum ben. Onun dışında güzeldi.

Hele ki Mephistopheles!  Bu kitapta o kalp hırsızı karnaval müdürünü tekrar görmek beni mutlu etti. Büyü ve Kan da adamı öldürmek istesem de cazibesine kim hayır diyebilir? Ama korkmayın bu sefer onu Audrey Rose ile bir araya getiren Thomas'dı. Bizim aşkımız öz güven yönünden basamak atladı sanki yeterince kibirle donatılmış değil gibi :))

Bla bla bla...

Bu yorum ağır spoi içerir detaysız! :))

Thomas ile Audrey Rose evlenmeye karar verirler hem de iki hafta gibi kısa bir süre içinde. Daciana ve İlliana da bu kitapta dahil oluyorlar hatta Audrey Rose'un babası ve halası. Onlara tek sorun çıkaran Thomas'ın babası Portland Dükü! Beyefendi sen git bir Markinin kızı ile Thomas'ı nişanla! Yazık bebeklerime düğün günleri mahvoldu ama onlara da Audrey Rose'un büyükannesi yardım etti. Bu kitap kesinlikle romantizm ile dolu!

İkinci şok habere gelirsek... Sonunda Audrey Rose New York'a aynı gemi ile geldiklerine inandıkları katilin, cinayet biçiminin Karındeşen Jack'e çok benzemesi sonucu abisinin günlüklerini okumaya karar verir. Öncesinde Thomas, ona abisinin yazdığı mektubu verir. Meğerse Nathaniel yalnız değilmiş ve bir ortağı varmış. Ortağının Amerika'ya gidip planlarına orada devam edeceğini de mektupta belirtmiş. Üstelik günlüklerinde özellikle yazdığı şey beni de etkiledi. "Pek çok günahım var fakat cinayet bunlardan biri değil."

İlk kitap sonunda Nathaniel'in Karındeşen Jack olduğunu öğrenmiştik bu kitapta ise aslında Jack'ın başkası olduğu ve Nathaniel'in yardımcısı olduğunu öğrenmek beni çok mutlu etti. Evet yaptıklarını telafi etmez ama kimse de abisinin acımasız bir seri katil olmasını istemez. Üstelik Nathaniel kardeşini çok seviyorken. 

Katilin kim olduğu, bir otelin bodrumunu nasıl mezbahaya çevirdiğini ve iskelet koleksiyonu yaptığı sahneler çok profesyonel yazılmış o kısımlara acımasızca bayıldım desem yeridir. Ayrıntılarda ölmüş olabilirim. Yazarın roman sonu açıklamaları de ayrıca keyifliydi.

Ama Romantizm ya da daha doğru kelime ile aşklarının gücü çok iyiydi. Evlenmek üzereyken aslında Thomas'ın nişanlı çıkması, bütün her şeyi geride bırakıp gitmek istemeleri, toplumu umursamadan o nişanlı olmasına rağmen yine de birlikte olmak istemeleri ama bütün bunları istemelerine rağmen ailelerine bunu yaşatmak istememeleri çok güzeldi. İçim kahroldu, hatta son dakika da bir an da bavulu toplayıp kaçacakken geri katilin nerede olduğunu çözüp peşine düşmeleri efsaneydi. Dolu dolu bir aşk ve yine Karındeşen Jack peşinde dedektiflik romanı okuduk. Son söz sayfaları da çok güzeldi. Sonunda Thomas'ın babasının da olduğu kendi aralarında yaptıkları nikahı kaçırmadığımız için mutluyum. Bana göre her şeyiyle güzeldi. Çok severek okudum ve Finali gördüğümüzü sevindim. Bizim yayınevlerinin geneli serileri yarım yamalak çıkarmakla meşhur oldukları için, bu serinin böyle olmaması beni son drece mutlu etti. Siz de bu seriyi mutlaka okuyacaklarınız listesine eklemelisiniz. 

Şimdilik XoXo!!